bookmate game
tr
Gabriel García Márquez

Yüzyıllık Yalnızlık

Giv mig besked når bogen er tilgængelig
Denne bog er ikke tilgængelig i streaming pt. men du kan uploade din egen epub- eller fb2-fil og læse den sammen med dine andre bøger på Bookmate. Hvordan overfører jeg en bog?
  • şəms.har citeretfor 5 år siden
    Çocukluğundan beri ömrünü zehir eden korkunun, yaşamının son iki saatinde neden uçup gidiverdiğini kendisi de anlayamadı. Az önceki yürekliliğini yeniden göstermeye kalkışmadan, mahkemece, kendisine yöneltilen suçlamaları kayıtsızlıkla dinledi. Ursula'yı anımsadı. Bu saatlerde kestane ağacının altında Jose Arcadio Buendia ile sabah kahvesini içiyordur diye düşündü. Daha adı konmamış sekiz aylık kızını ve ağustosta doğacak çocuğunu düşündü. Bir akşam önce ertesi günkü yemek için geyik etini tuzlarken bıraktığı Santa Sofia de la Piedad'ı düşündü; omuzlarına dökülen saçlarını, yapma gibi duran kirpiklerini özledi.

    Yaşamla hesabını kesin olarak kapatırken kendi insanlarını düşündükçe duygulanmıyor, en çok nefret ettiği kişileri aslında nasıl sevmiş olduğunu anlamaya başlıyordu.
  • şəms.har citeretfor 5 år siden
    Şafak sökerken, Albay Aureliano Buendia kendi kendini yiyerek uykusuz geçirdiği gecenin bitkinliği içinde, infazdan bir saat önce hücreye girdi. Albay Gerinaldo Marquez'e, Komedi bitti, arkadaş, dedi. -İdam hükmünü sivrisinekler yerine getirmeden bir an önce çıkalım buradan. Albay Gerineldo Marquez, bu tutum karşısında duyduğu tiksinmeyi gizleyemedi.

    -Hayır, Aureliano, diye karşılık verdi. -Senin kanlı bir despot olduğunu görmektense ölmeyi yeğlerim.

    Albay Aureliano Buendia, -Öyle bir şey görmeyeceksin, dedi. -Hadi şimdi pabuçlarını giy de bu boktan savaşı bitirmeme yardım et.

    Albay Aureliano Buendia bu sözü söylediği zaman, savaşı çıkarmanın, savaşı bitirmekten kolay olduğunu bilmiyordu.
  • şəms.har citeretfor 5 år siden
    -Hiçbir yere gidecek değiliz, dedi. Burada çocuk sahibi olduk, o yüzden burada kalacağız.

    Jose Arcadio Buendia,

    -Ama daha hiç ölen olmadı, diye karşılık verdi. İnsanın oturduğu toprakların altında ölüleri yoksa, o adam o toprağın insanı değildir.
  • Gulay Jabrailzadehhar citeretfor 2 år siden
    -Şu erkekler de ne tuhaf, dedi. Diyecek başka söz bulamamıştı çünkü. Papazlara karşı dövüşüp canlarını veriyorlar, sonra da armağan diye dua kitabı getiriyorlar
  • şəms.har citeretfor 4 år siden
    Elyazmalarındaki son cümle, insanın zaman ve mekan düzeni içindeki yerine yerli yerinde oturuyordu. -Soyun atası ağaca bağlanır, sonuncusunu da karıncalar yer, diye yazmıştı Melquiades.
  • şəms.har citeretfor 4 år siden
    Çünkü kendi kendini yiyerek, her an son bularak ama bu son bulmanın sonunu hiç getirmeden yokolma sürecini dolduruyordu daha.
  • şəms.har citeretfor 4 år siden
    Albayın savaşta neler duyduğunu anlatmak için öyle uzun uzun konuşmuş olmasına anlam veremiyordu.

    Çünkü bir tek söz yeterliydi: Korku
  • şəms.har citeretfor 4 år siden
    Kimseye sevgi göstermeden, kimseye bağlanmadan, hiç bir şeye özlem ve heves duymadan, Ursula'nın gezegenler sistemindeki bir yıldız gibi dolaşıp duruyordu.
  • şəms.har citeretfor 4 år siden
    Ursula bir yandan Jose Arcadio'nun sandığını hazırlıyor, bir yandan da bütün bunları hatırlayarak, mezara girip üzerinin toprakla örtülmesi bunlara tanık olmaktan daha iyidir diye düşünüyordu.

    Korkusuzca Tanrıya başkaldırıyor, başlarına bunca dert, bela açtığın insanların demirden yapıldığını mı sanıyorsun, diye hesap soruyordu.
  • şəms.har citeretfor 4 år siden
    Oysa şimdiki zamanda, yalnızca çocuklar daha çabuk büyümekle kalmıyor, duygular da değişiyordu. Güzel Remedios cennete uçar uçmaz duygusuz, düşüncesiz, saygısız Fernanda, kızcağıza değil de çarşaflarının uçtuğuna yanıp yakınmaya başladı. Aureliano'ların cesetleri daha mezarlarında soğumadan, Aureliano Segundo evi yenibaştan ışıklarla donatmış, akordeon çalan, şampanyayla yıkanan sarhoşları yeniden eve doldurmuştu.

    Sanki ölenler Hıristiyan değildi de birer sokak köpeğiydi. Sanki Ursula'ya onca başağrısına, onca pasta ve şekerlemeye mal olan bu delilerevinin yazgısı, köhneyip göçmek, süprüntü yığını haline gelmekti.
fb2epub
Træk og slip dine filer (ikke mere end 5 ad gangen)