tr
Paul Lafargue

Tembellik Hakkı

Giv mig besked når bogen er tilgængelig
Denne bog er ikke tilgængelig i streaming pt. men du kan uploade din egen epub- eller fb2-fil og læse den sammen med dine andre bøger på Bookmate. Hvordan overfører jeg en bog?
Damadı olduğu Marx'tan ve Proudhon'dan etkilenmiş sıradışı Fransız Marksisti Paul Lafargue'ın zamana meydan okuyan manifesto niteliğindeki metni Tembellik Hakkı, kapitalizmin vahşi çalışma koşullarına olduğu kadar, çalışmaya övgüler düzen 20. yüzyılın Marksist klişelerine de erkenden savaş açmış bir eserdir. Bu kısa ve özlü metin, bir aylaklık övgüsünden ziyade, egemen liberal amentünün beyinleri istilasına karşı bir uyarıdır.

Tarihsel bakımdan son derece zengin bu klasik metin,

19. yüzyılın kolektif zihin yapılarını analiz eden toplumsal, ekonomik ve entelektüel bir monografi sunarken, içinde bulunduğumuz 21. yüzyılda da güncelliğini korumayı başarmaktadır. Makineleşme sayesinde çalışma süresinin kısaltılabileceği, boş zamanın arttırılabileceği yönündeki Lafargue'ın görüşü, üzerinden geçen yaklaşık bir buçuk asra rağmen, çalışma ve tüketme mitlerinin egemenliğinin iyice pekiştiği, “hayat”a daha az yer kalan günümüz dünyasında hâlâ bir talep olarak yerini korumaktadır…

Zorunlu çalışmaya ayrılmayan özgür zaman anlamına gelen «Tembellik Hakkı"nın içerdiği erdem ve yaratıcılığı, performansa, bireysel başarıya ya da üretimciliğe dayalı bütün ideolojiler bir araya gelse ortadan kaldıramaz!

"Çalışın, çalışın, proleterler, toplumsal serveti büyütmek ve bireysel sefaletinizi arttırmak için çalışın; çalışın ki, daha da yoksullaşarak, çalışmak ve sefil düşmek için daha fazla gerekçeniz olsun. Kapitalist üretimin insanın gözünün yaşına bakmayan yasası budur."
Denne bog er ikke tilgængelig i øjeblikket
49 trykte sider
Oversætter
Işık Ergüden
Har du allerede læst den? Hvad synes du om den?
👍👎

Vurderinger

  • nurzdmrhar delt en vurderingfor 6 år siden
    💩Meningsløs

Citater

  • nurzdmrhar citeretfor 6 år siden
    Savaş, antik toplumların normal haliydi; özgür insan zamanını devlet işlerini tartışmaya ve devletin savunmasına göz kulak olmaya adamalıydı; o dönemde meslekler çok ilkel ve çok kabaydı, meslek icra edenler ancak asker ve yurttaş olarak mesleklerini yerine getirebilirlerdi; savaşçılara ve yurttaşlara sahip olabilmek için filozoflar ve yasa koyucular kahramanlık cumhuriyetlerinde kölelere hoşgörü göstermeliydiler. – Fakat kapitaliz
  • nurzdmrhar citeretfor 6 år siden
    Cicero şöyle demektedir: “Bir dükkândan saygıya ve hürmete layık ne çıkabilir? Ticaret namuslu bir şey üretebilir mi? Dükkân denen şey, dürüst bir insana layık değildir [...], tüccarlar yalan söylemeden kazanamadığına göre, yalancı olmaktan daha utanç verici ne olabilir! Dolayısıyla, çabalarını ve ustalıklarını satan herkesin mesleğine aşağı ve iğrenç bir şey gözüyle bakmak gerekir; çünkü kim ki kendi emeğini para karşılığı satar, kendini de satar ve köle mertebesine düşer.”
  • nurzdmrhar citeretfor 6 år siden
    İşçi sınıfı, kendisine egemen olan ve doğasını değersizleştiren ahlaksızlığı yüreğinden söküp atarak, korkunç gücüyle ayağa kalkarsa, kapitalist sömürü hakkından başka bir şey olmayan İnsan Hakları’nı talep etmek için değil, sefalet hakkından başka bir şey olmayan Çalışma Hakkı’nı talep etmek için değil, ama günde üç saatten fazla çalışmaktan herkesi men eden tunçtan bir yasa oluşturmak için ayağa kalkarsa, işte o zaman yeryüzü, bu yaşlı dünya, sevinçten ürpererek, içinde yeni bir evrenin sıçradığını hisseder... Fakat, kapitalist ahlakın çürüttüğü bir proletaryadan böyle mertçe bir kararlılık nasıl istenebilir?

På boghylderne

  • fatmanurgumrukcuoglu
    Nur
    • 199
    • 2
fb2epub
Træk og slip dine filer (ikke mere end 5 ad gangen)